AVRUPA İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’in Avrupa Parlamentosu’nda geri itmelere değil Türkiye’nin ileri itmelerine bakılması gerektiğini savunmasından iki gün sonra açıkladığı kararında Atina’nın tezlerine ağır darbe vurdu. Mahkeme, 2014’te göçmen taşıyan bir teknenin batması sonucu 11 kişinin hayatını kaybettiği bir olayda Yunanistan’ın bu şahısları kurtarmak için her şeyi yapmadığına, sonrasında makûs muamelenin kelam konusu olduğuna ve olayın aydınlatılmasına yönelik aktif soruşturma yürütülmediğine karar verdi.
SAVUNMALARI İŞE YARAMADI
Didim ile Yunanistan’a bağlı Bulamaç Adası ortasında 27 mülteciyi taşıyan balıkçı teknesinin batması, olay sırasında teknede olan 13 Afgan, iki Suriyeli ve bir Filistinli ile ölenlerin yakınları tarafından AİHM’e taşındı. Davacılar, Yunan kıyı güvenlik botunun göçmenleri Türkiye’ye geri itme gayesiyle yüksek süratle seyrettiği ve bunun teknenin batmasına yol açtığı suçlamasında bulundular. Yunan makamları ise kıyı güvenlik botunun mültecileri kurtarmak hedefiyle gönderildiğini, teknenin, Bulamaç Adası’na gerçek çekilirken göçmenler ortasındaki panik ve ani hareketler nedeniyle battığı tezini işledi.
SONRA DA ÇIPLAK ARAMA YAPILMIŞ
AİHM yaptığı kıymetlendirme sonucunda Yunan yetkililerin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 2’nci unsurunda garanti altına alınan hayat hakkının korunması için kendilerine yönelik makul olarak nitelendirilebilecek beklentileri karşılayacak her şeyi yapmadıklarına karar verdi. Olayın aydınlatılması için Yunan makamların tesirli bir soruşturma yürütmediği de kararda vurgu yapılan ögeler ortasında yer aldı. Tekne battıktan sonra kurtarılanlara, öbür insanların ortasında çıplak arama yapılması da AİHM tarafından makus muamele olarak değerlendirildi. Yunanistan, AİHM kararı gereği davacılara toplam 330 bin Euro (5 milyon 268 bin TL) tazminat ödeyecek.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.