Prostat, erkek üreme sisteminin bir bezidir. Gelişimi ve işleyişi, testislerin ürettiği testosterona bağlı olarak ergenlik devrinde başlar. En önemli rolü, testisler tarafından üretilen spermlerin hayatta kalmasını, olgunlaşmasını ve hareketliliğini sağlayan prostat sıvısı üretmektir.
Yaşla birlikte prostat iki hastalığın merkezinde yer alabilir. İdrara çıkma zorluğuna neden olan prostat adenomu (iyi huylu prostat hiperplazisi) ve erkeklerde en sık görülen kanser olan prostat kanseri.
Yaygın bir hastalık olan prostat kanseri, 50 yaşından evvel az görülse de görülme oranı yaşla birlikte artar.
Prostat, mesanenin altında ve üretranın etrafında bulunur. Prostatın etrafında ereksiyon için gerekli hudutlar çalışır ve alt kısmında üretral kanalın kapanmasını sağlayan bir kas olan bir tıp musluk olan sfinkter bulunur. Boyutu yaşla birlikte artar, 15 yaşında ortalama 15 gr’dan 80 yaşında 60-70 gr’a çıkar. Boyuttaki bu artış ve elastikiyetindeki değişiklik, üriner bozukluklara neden olur.
Prostat kanseri nedir?
Prostat kanseri, prostat bezindeki olağandışı hale gelen hücrelerden başlayarak ekseriyetle yavaş büyüyen makus huylu bir tümördür.
Tümör prostatla hudutlu olabilir yahut tümör prostattan taşabilir ve pelvik bölgedeki lenf düğümleri dahil komşu organlara ulaşmaya başlayabilir.
Tümör hücreleri ileri kademelerde öteki organlarda, bilhassa uzak lenf düğümlerine ve kemikte çoğalabilir. Prostat kanseri, erkeklerde en sık görülen kanserdir. Günümüzde teşhislerin birçok 70 yaş civarında konur.
Prostat kanseri, İyi huylu prostat büyümesi ile karıştırılmamalıdır. 50 yaş üstü erkeklerde son derece yaygın olan bu durum, idrar işlev bozukluklarına (gece kalkma, sık idrara çıkma, idrar yapmada zorluk, acil idrara çıkma dürtüsü, yetersiz boşalma hissi, idrar kaçırma) neden olur. Bu durum kansere dönüşmez. Lakin, iki hastalık tıpkı hastada bir ortada bulunabilir.
Sağlıklı ömür şekli riski azaltıyor
Yeni bir çalışma, genetik olarak prostat kanseri geliştirme riski yüksek olan erkeklerin bu riski dengeleyebileceğini yahut sağlıklı bir hayat biçimi benimseyerek hastalığın ilerlemesini azaltabileceğini ortaya koydu.
27 yıl boyunca takip edilen iştirakçilerin sonuçlarının gözden geçiren araştırmacılar, European Urology’de yayınlanan bulgularına nazaran, genetik risk altındaki erkeklerde sağlıklı alışkanlıklara bağlı kalmanın ölümcül prostat kanseri gelişme riskinde neredeyse yüzde 50’lik bir azalma ile bağlı olduğunu buldular.
Bu sonuçları doğrulamak için daha fazla araştırmaya gereksinim olsa da, araştırmacılar en çok önleyici olarak tanımlanan 5 sağlıklı alışkanlığı listeledi:
Sağlıklı bir kiloda olun
Sağlıklı kiloda olmak, sıhhati korumak ve hastalıkları önlemek için çok değerlidir. Bu çalışmada araştırmacılar, beden kitle indeksi 30 kg/m2’nin altında olduğunda prostat kanseri riskinin düşebileceğini belirtiyorlar.
Düzenli egzersiz
Düzenli fizikî aktivite, hastalıkları önlemek için benimsenmesi gereken sağlıklı alışkanlıklardan biridir. Araştırmada, haftanın en az 5 günü yapılacak 30 dakikalık bir tempolu yürüyüşün bile kanser riskini azaltabileceğinin altı çiziliyor.
Sigara içmeyin
Sigara içmemek yahut en az 10 yıldır sigarayı bırakmış olmak, bir erkeğin genetik olarak yüksek risk taşıdığı durumlarda ölümcül prostat kanseri geliştirme riskini azaltmak için gereken tedbirin bir kesimidir.
İşlenmiş et tüketimini azaltın
İşlenmiş et tüketimi de azaltılmalıdır. Salam, sosis üzere işlenmiş et eserleri, Milletlerarası Kanser Araştırmaları Ajansı (IARC) tarafından 2015 yılından bu yana kanserojen olarak sınıflandırılmaktadır. Kırmızı et, mümkün kanserojen olarak sınıflandırılmıştır.
Domates ve yağlı balık yiyin
Araştırmacılar, belli besin bileşenlerinin alımının ölümcül prostat kanseri riskini azaltabileceğini söylüyor. Bu bağlamda domateste bulunan likopen isimli bir hususun ve yağlı balıklarda buluna omega 3 yağ asitlerinin epey tesirli olduğu görülmüştür.
News
