Taliban kahraman gibi karşıladı… O ise “Yabancıları öldürmeye devam edeceğim” dedi!

29 Ağustos 2012'de Afganistan'ın Uruzgan eyaletindeki bir devriye üssü olan Wahab'da, o vakitler Afgan Ulusal Ordusu çavuşu olan Hikmetullah, M16'sını çekti ve Avustralya birliklerine yakın aralıktan 30'dan fazla mermi ateşledi. Üç kişiyi öldürdü: 40 yaşındaki kıdemli onbaşı Stjepan Miloseviç, 40, 21 yaşındaki istihkâm eri James Martin, 21 ve 23 yaşındaki er Robert Poate…

Hikmetullah, üssünden Baluchi vadisine kaçtı ve 24 saat içinde Afganistan'daki Avustralya Savunma Kuvvetleri için “yüksek değerli” bir amaç olarak belirlendi.

O artık, 11 Eylül 2012'de Uruzgan vilayetindeki Darwan köyüne yönelik tartışmalı bir özel hava kuvvetleri operasyonunun tek gayesiydi.

Köyde saklandığı istihbaratı ise sonunda yanlış çıkacaktı.

Bu operasyon birçok tartışmaya da bahis olmuştu.

TARTIŞMALI OPERASYONLA YAKALANDI

Bu misyon sırasında bir Afgan uyruklunun öldürülmesine karıştığı savlarını tümüyle reddeden eski SAS onbaşısı Ben Roberts-Smith, uzun müddettir devam eden karalama davası sırasında sunulan kapsamlı ispatların konusu olmuştu.

Operasyona katılan öbür iki Avustralyalı SAS askeri de baskın sırasında Afgan vatandaşlarını yasadışı bir halde öldürmekle suçlandı. Askerler bu tezleri reddediyorlar.

Hikmetullah, Pakistan'ın kanunsuz hudut bölgesinde saklanırken bulunduktan sonra Şubat 2013'te tutuklandı.

Üç cinayetten suçlanan, yargılanan ve karar giyen Hikmetullah mevt cezasına çarptırıldı, lakin konut mahpusunda yaşadığı Katar'a 2020’de taşınmadan evvel Bagram hapishanesinde yalnızca yedi yıl yattı.

Katil asker, Kabil'in Taliban'ın eline geçmesinden sonra Afganistan'a döndü.

TALİBAN'LA BİRLİKTE GERİ DÖNDÜ

Ağustos 2021'de devrilen, demokratik olarak seçilmiş Afganistan hükümetinin eski bir üst seviye yetkilisi, Guardian’a, Hikmatullah'ın Afganistan'a döndüğünü doğruladı.

Üst seviye eski hükümet kaynağı, üst seviye hükümet yetkililerine, devam eden bir tehlike oluşturduğu için Hikmetullah'ın özgür bırakılmaması konusunda ısrar ettiğini, lakin ABD'nin Taliban ile 2020 barış mutabakatını sonuçlandırma dileği nedeniyle hür bırakılmasına yönelik itirazların reddedildiğini söyledi.

Öldürülen Avustralyalı askerlerin aile üyeleri, katilin nerede olduğu konusunda güncellenmediklerini söylediler.

Guardian gazetesi, bağımsız olarak Hikmetullah'ın Afganistan'a geri döndüğünü doğruladı.

Gazetenin kaynağı, "Tanıştığım kişi tehlikeli bir terörist, tehlikeli bir adam" dedi. “Pişman değil, pişman değil. O bir tehdittir, dünyaya ziyan verebilir. Hür bırakılmamalıydı”

Hikmetullah, hür bırakılması müzakere edilirken eski Afgan hükümetinin bir yetkilisine “Serbest bırakılırsam yabancıları öldürmeye devam edeceğim” demişti.

Afganistan'a döndüğünden beri, Hikmetullah'ın Vezir Ekber Han'ın eski diplomatik mahallesinde kaldığı bildiriliyor. Sekiz gün evvel villasının balkonunda dururken bir ABD drone taarruzuyla öldürülen eski El Kural başkanı Ayman el-Zawahiri'nin bilinmeyen eski meskeninin bitişiğindeki bir bölgede, son derece inançlı bir mülkte yaşıyor.

Hikmetullah'ın 2020'de hapishaneden özgür bırakılmasına Avustralya şiddetle direndi ve hükümet daha evvel hür bırakıldığından beri nerede olduğunu bilmediğini kabul etti.

Taliban'ın ABD ile barış muahedesi müzakerelerinin bir modülü olarak hür bırakılmasını istediği 5.000 mahkûmdan biri olan Hikmetullah, batılı hükümetlerin silahsız yabancı uyrukluları öldürdükleri ve kabahatlerinden pişmanlık duymadıkları için affedilmeye şiddetle karşı çıktığı altı teröristten biriydi.

EVİ VE ARABASI OLAN, HÜKÜMDARLAR ÜZERE YAŞAYAN BİR KATİL

Şimdi katil, bir konut, otomobil, muhafızlar, cürümlerinden ötürü bir af ile bir kahraman olarak Kabil'e geri döndü, masrafları ödeniyor. Ve kahraman muamelesi görüyor”

Kaynak, Hikmetullah'ın şu anda hükümette bulunan üst seviye Taliban yetkilileriyle yakın ilişkileri olan ve "çok uygun korunan" biri olduğunu söyledi.

Taliban’ın hür bırakılmasını istediği bireylerin listesi 200 kişilikti.

Daha fazla müzakereden sonra, itiraz listesi 15'e indirildi: Hikmetullah hâlâ listedeydi. Daha fazla görüşmeden sonra, itirazların listesi yalnızca altı isimdi.

Hikmetullah tekrar oradaydı, hür bırakılması uygun görülmedi.

Ağustos 2020'de, vaktin başbakanı Scott Morrison, o zamanki ABD lideri Donald Trump ile direkt konuştuğunu ve Hikmetullah'ın mahpusta kalmasını istediğini söyledi.

Morrison, “Hikmetullah üç Avustralyalıyı öldürmekten sorumlu ve bizim durumumuz onun asla özgür bırakılmamasıdır" dedi.

HER ŞEYE KARŞIN SERBEST

Ancak ABD, terörist mahkumların özgür bırakılmasının tanınan olmasa da Afganistan'da “şiddetin azalmasına ve bir barış muahedesi ve savaşın sona ermesiyle sonuçlanan direkt görüşmelere” yol açacağını öne sürerek Avustralya'nın itirazlarını reddetti.

Önceki hükümetten kimliği belgisiz bir kaynak, Guardian'a Afganistan'da kalan eski yetkililerin, Taliban'dan önemli bir intikam tehdidiyle karşı karşıya olduğunu söyledi.

“Taliban intikam peşinde: merhametleri yok. Yakında kimliğimiz belirlenecek. Hayatlarımız ve ailelerimizin hayatları tehlikede.”

İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün bu ay yayınladığı bir raporda, Taliban güçlerinin Ağustos 2021'de ülkeyi ele geçirmesinden bu yana, ilan edilen affa karşı çıkarak dört vilayette 100'den fazla eski polis ve istihbarat görevlisini özet olarak infaz ettiği yahut zorla kaybettiği belirtildi.